"Belçika"

Belçika İstihbaratı Selefilik İle İlgili Broşür Hazırladı

Belçika İstihbaratı Selefiliğin Belçika’da arttığı düşüncesi ile belediye, üniversite, hapisane gibi kurumlara Selefilik ile ilgili 5 bin broşür dağıtacak. İstihbarat böylelikle büyük kitlelere ulaşıp toplumda Selefiliğe karşı bilinçlendirme kampanyası gerçekleştirmek istiyor.

Belçika İstihbaratı Belçika’da Selefiliğin arttığı kanaatinde. Knack dergisinden alınan habere göre bu artışla başa çıkabilmek için istihbarat Selefiliği ele aldığı 5 bin broşür dağıtacak. Broşürün yazarları “ülkemizdeki Selefi gruplaşmalar yavaş bir tempoda git gide artıyor ve Selefiliğin etkisi büyüyor. Bu zamanla toplumsal sorunlara yol açabilir çünkü bahsi geçen akım İslam’ın Batı değerlerine karşı düşmanca tavır sergileyen bir akım. Eskiden sadece büyük şehirlerde Selefilik varken, günümüzde internet ve gezgin hatiplerden dolayı en küçük belediyelerimizde bile Selefilik söz konusu.” açıklamasını yaptılar. Bu broşürle toplumun Selefilik ile ilgili bilinçlendirilmesi hedefleniyor.

Broşürde, Selefilik nedir, Selefi davranışlar nelerdir, Selefiliğin geçmişi, Selefiliğin yayılma mekanizması gibi çeşitli konular ele alınıyor. İstihbarat sözcüsü Ingrid Vandaele broşürle ilgili yaptığı açıklamada “Broşürün anlaşılması için herhangi bir ön bilgiye ihtiyaç yok. Gayet nüanslı bir broşür olmasına rağmen broşürde Selefiliğin riskleri de ifade ediliyor. Selefiliğin ne olduğunu açıklıyoruz, ayrıca birkaç örnek ile Selefi davranışların farkedilmesinde yardımcı oluyoruz. Böylelikle daha iyi bir güvenlik kültürüne katkı sağlamak istiyoruz.” dedi.

Selefiliğin amacının ilk üç jenerasyon Müslümanların İslami yaşantısına geri dönmek olduğundan bahseden broşürde Selefiliğin 20. yüzyılın sonlarında nasıl arttığının açıklamaları da yapılıyor. Artışın sebeplerinin bir tanesi özellikle Filistin meselesi olmak üzere İslam dünyasındaki savaşlar ve huzursuzluklar. Bunun yanı sıra petrol devleri ülkelerin yüksek kazançlarıyla Selefi örgütleri desteklemeleri ve bu örgütlerin yurtdışına açılabilmelerini sağlamaları da ayrı bir neden. İnternet, uydu televizyonlar ve sosyal medyanın da Selefiliğin artışında payı olduğundan bahsediliyor. Broşürde “İnternette Selefiliğin varlığı, ılımlı İslam’ın varlığından çok daha büyük” söylemi yer alıyor.

“600 – 700 Bin Müslümandan Sadece Birkaç Bini Selefi”

İstihbarat Selefiliğin 90’lı yıllardan itibaren Belçika toplumunda yer edindiğini söylüyor. Broşürün yazarları Selefiliğin güçlü etkisine rağmen, Belçika’da Selefi olan insan sayısının düşük olduğunu vurguluyor. Yazarlar broşürlerinde “Selefilik güçlü mobilizasyon etkisinden dolayı her ne kadar çok görünür olsa bile, marjinal bir olgudur. Belçika toplumunun 600 – 700 binlik Müslüman nüfusundan sadece bir kaç bini Selefıdir.” ifadelerini kullanıyorlar. Bu sayı ise herhangi bir istatistiki veriye dayanmıyor; Selefi camilerin, kitapçıların, sitelerin, derneklerin, spor kulüplerinin ve eğitim merkezlerinin ziyaretçi sayılarından yola çıkılarak belirlenmiş.

“Dini arındırma ve şeriatın geçerli olduğu bir İslam devleti kurmak için” var olduğu söylenen Selefiliğin kendi içerisinde de farklı akımlarının olduğu vurgulanan broşürde önemli bir ayrımın “bilimsel”, “siyasi” ve “cihadçı” Selefilik olduğu söyleniyor. Açıklamalara göre “bilimsel Selefilik” vaaza ve tebliğe önem verirken “siyasi Selefilik”, Selefi inancının Mısır’daki Müslüman Kardeşler ve Nur Partisinde olduğu gibi siyasi katılımı kapsadığından bahsediliyor. “Cihadçı Selefilik” ise sadece vaazların ve siyasi katılımın yetersiz kabul edildiği, Daeş gibi şiddet ve savaşın meşru olduğu bir akım olarak nitelendiriliyor. Broşürde “cihadçı akım”ın Avrupa’da ne gibi sonuçlara sebep olduğunun aşikar olduğu; “bilimsel” ve “siyasi” Selefiliğin de şu an kısmen etkisiz fakat zaman içerisinde Avrupa’ya ve Belçika’ya zarar verebileceği söylemleri yer alıyor.

Selefiliğin “Fark Edilmesi” İçin Örnekler

Selefiliğin günlük hayattaki tezahürünü tanımlamak için broşürde Selefilikte sıkça kullanılan kavramlar ve Selefileri tanımlayan davranışlardan bahsediliyor. Örneğin broşürde bir takım İslami kavramlar da yer alıyor. Bu kavramların Selefilikle bağlantısının ise, Selefiliğin bu kavramlara verdiği açıklamaların Selefiliğin temelini oluşturması olduğundan bahsediliyor. Bahsi geçen kavramlar “tevhid”, “el vera ve’l bera”, “tekfir”, “kafir”, “cihad” ve “ümmet” kavramları.

Toplumun Selefi davranışlarla ilgili bilinçlendirilmesi için istihbarat “problemli Selefi uygulamalar” adı altında günlük hayattan da örnekler veriyor. Selefilerin “Belçika kanunlarını reddedip ‘şeriat’ı tercih etmeleri, sorunlarının çözümlenmesi için İslami hakimlere yönelmeleri, seçim dönemlerinde oy kullanmamaları, hanımlarına ve kızlarına evde kalmalarını emretmeleri, kadınların nikab giymeleri, kadınların erkek sağlık personeli tarafından tedavi edilmemesi” “Selefi davranışlar” olarak zikrediliyor.

Ayrıca “gayrimüslimlerle ilişkilerin yasak olması, ganimet sayılmasından ötürü gayrimüslimlerden hırsızlığın meşru olması, Selefi ebeveynlerin çocuklarına ev eğitimi vererek okula göndermemeleri ve son olarak da sihir, büyü ve cin çıkarma ritüelleri gibi metotlar ile ‘nebevi tıp’ uygulanması” da “Selefi davranışlar” olarak nitelendiriliyor.

“Selefiliğin Kurbanları Da, Selefilikle Mücadelede En Önemli Partner De Müslümanlar”

Broşürde ayrıca “İslam’ın hoşgörüsüz yorumlanışı, şeriata karşı Belçika hukukunun meşruiyetinin reddedilmesi ve kadının rolü ile ilgili aşırı muhafazakar Selefi görüşün, Belçika toplumu için ciddi tehlikeler içerdiğinden ve temel hak ve hürriyetleri kısıtladığından” da bahsediliyor. Broşürde çoğunlukta olan diğer Müslümanlar için var olan bir tehlikeye de yer veriliyor. Broşürdeki bilgilere göre Selefilerin bütün Müslümanların adına konuştuklarını iddia etmeleri, bu düşünceleri paylaşmayan diğer Müslümanların da hedef gösterilmesine neden oluyor. Böylelikle istihbarata göre “Selefilerin ilk kurbanları yine Müslümanlar oluyor”.

Selefiliği “ultra Ortodoks”, “gerici” ve “hoşgörüsüz” bir akım olarak tanımlayan broşürün kapanışında Selefilik’le mücadelede en önemli görevin Belçika’daki Müslüman cemaate düştüğü söyleniyor: “Selefilik Belçika toplumu için bir sorun. Selefilik kendi içerisinde çok farklı akımları olan ve Belçika’yı da farklı alanlarda tehdit eden bir olgu. Bu karmaşıklıktan dolayı Selefilik sadece vatandaşların güvenliğini değil, ayrıca toplumun temel hak ve hürriyetlerini ve demokratik değerlerini tehdit ediyor. Bu olguyla mücadele etmek için çeşitli aktörlerin önemli rolü olsa da en önemli rollerden biri Belçika’daki Müslüman cemaate düşüyor.”

183 yıllık geçmişinde sadece 3 kere broşür yayınlamış olan Belçika İstihbaratı böylelikle dördüncü broşürünü Selefiliğe adamış oldu. Broşürün gönderilen kurumlarda ve toplum tarafından nasıl karşılanacağı ise henüz belirsiz.

Nur Sultan Alkış

Hukukçu olan Nur Sultan Alkış, Belçika İslam Federasyonu (BİF) Kadınlar Teşkilatı Kurumsal İletişim Sorumlusudur.

Yazarın diğer yazıları
Bu yazıyla ilgili yorumunuzu paylaşabilirsiniz. Bunu yaparken Yorum Kurallarımızı dikkate alın lütfen.
Yorum adedi#0

*Tüm alanları doldurunuz

Diğer Gündem Yazıları

Son Yüklenenler